20 Ocak 2007… Hrant’ın alçakça
katledilişinin ertesi günü. Ankara Yüksel’de düzenlenen düzenlenen protesto
gösterisinde Temel Demirer haykırıyor: “Hrant Ermeni olduğu için öldürülmedi…O soykırım gerçekliğini dile getirdiği için
katledildi. Bu devlet soykırım suçu işlemiştir. Bu devlet, katildir. Hrant’ı
katletmiştir. Susmak bu suça ortak olmaktır. Hepinizi 301 kere 301 suçu
işlemeye çağırıyorum…”
Arkasından, beklenen oluyor. Demirer
hakkında TCK 301/2 ve 216’dan dava açılıyor. Gerekçe malum: “Türklüğe hakaret” ve “resmî Türk tarih tezine aykırı sözler”
…
Bilindiği üzere altı yıl süren ve iktidarın
301. maddeye ilişkin palyatif düzenlemeleriyle büsbütün yılan hikayesine dönen
dava, sonunda, Demirer’in ve avukatlarının tüm itiraz ve “ya cezalandırma ya da
beraat” konusundaki ısrarlarına karşın, üçüncü yargı paketindeki düzenleme
gereği “ceza ertelemesi”yle sonuçlandırıldı. “Sanığın aynı suçu üç yıl boyunca
işlememesi koşuluyla cezasının ertelenmesi…”
Ancak bu “bağışlayıcı yüce
gönüllülük” gösterisi uzun süremeyecekti. Duruşma çıkışında Temel Demirer
Adliye binası önünde yaptığı açıklamayla, “suç”una sahip çıkarak T.C.
Devleti’nin Ermeni soykırımı yaptığını bir kez daha haykırdı. Yeni soruşturma
da gecikmedi…